Çanakkale, milletimizin hangi şart olursa olsun esaret ve dayatmaya asla boyun eğmeyeceğinin ispatıdır. 18 Mart 1915’de başlatılan onurlu direnişimiz, 1921’de İnönü muharebeleri ile makus tarihimizi değiştirmiştir. Millet olarak, nerelerden nerelere geldiğimizi doğru gözlemleyip, tarihten dersler alarak geleceğimizi kurmalıyız. Çanakkale deyince, sadece geçmişi hatırlamıyoruz. Çanakkale deyince ecdadımızla buluşuyor, onları yüreğimizde hissediyoruz. Büyük Komutan Mustafa Kemal Atatürk ve Çanakkale Şehitlerinin hatırasına sonuna kadar millet olarak bağlıyız ve bağlı kalacağız. Milletçe, şehitlerimizin bize bıraktığı mukaddes emaneti, her geçen gün aynı şuur ve inançla daha da yükseklere taşıyacağız. Bir yandan Cumhuriyetimizi geleceğe, dünya milletleri arasında hak ettiği yere taşımak için mücadele verirken, diğer yandan bizi millet yapan yüksek değerlerimizi daima canlı tutmaya, yüceltmeye devam edeceğiz. Bu duygu ve düşünceler içerisinde; 18 Mart Şehitler Günü’nde bu toprakları bize mukaddes bir vatan kılan, başta Büyük Önder Atatürk olmak üzere tüm şehitlerimizi şükranla yad eder; Yüce Allah’tan rahmet dilerim.
